3 Mart 2008 Pazartesi
Çay sevgisi,kayın ilişkisi
ÇAY'I ÇOK SEVDİĞİMİ SÖYLEYİNCE, YAŞLI BİR TEYZE ANLATTI GEÇENLERDE...
BAK OGLUM DİYE BAŞLADI SÖZE:ÇAYIN ALT DEMLİĞİ EVDEKİ KAYNANADIR ; DEVAMLI KAYNAR DURUR..ÜST DEMLİK EVDEKİ GELİNDİR; ALT DEMLİK KAYNADIKÇA O OLGUNLAŞIR, DEMLENİR..
.
GELİNİN KOCASI İSE BARDAKTIR; BİRAZ KAYNANA DOLDURUR ONU BİRAZ DA GELİN...ÇOCUKLAR ÇAYIN ŞEKERİDİR ; TAT VERİR..
GÖRÜMCE İSE ÇAY KAŞIĞIDIR ; ARADA BİR GELİR VE KARIŞTIRIR GİDER...
KAYNATAYA GELİNCE; O DA BARDAK ALTIDIR; DÖKÜLENLERİ BİR ARAYA TOPLAR...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
KEMAH'LILARIN ÇAY SEVGİSİ
Kemah'lı Değirmenci Halil Ağa'nın eşi Efsane Kahraman Aziz Ağa'nın annesi
Hanım Ağa Kemah'ıların Çayı neden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış;
Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır.
Üst, küçük demlik evdeki gelindir.
Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır,demlenir.
Gelinin kocası ise bardaktır.Biraz gelin doldurur birazda kocanın anası.
Çocuklar Çayın şekeridirler.Tad verirler.
Görümce ise Çay kaşığıdır.Arada bir gelir ve karıştırır gider.
Kaynataya gelince o da bardak altıdır, dökülenleri bir araya toplar.
KEMAH'LILARIN ÇAY SEVGİSİ
Kemah'lı Değirmenci Halil Ağa'nın eşi Efsane Kahraman Aziz Ağa'nın annesi
Hanım Ağa Kemah'ıların Çayı neden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış;
Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır.
Üst, küçük demlik evdeki gelindir.
Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır,demlenir.
Gelinin kocası ise bardaktır.Biraz gelin doldurur birazda kocanın anası.
Çocuklar Çayın şekeridirler.Tad verirler.
Görümce ise Çay kaşığıdır.Arada bir gelir ve karıştırır gider.
Kaynataya gelince o da bardak altıdır, dökülenleri bir araya toplar.
TANIDIĞIM EN FEDAKAR ANNE İÇİN...Çay Sevgisi 3/10/2008 · Kategori: GUNLUK YASAM
Kemahlı Değirmenci Halil Ağanın eşi, efsane kahraman Aziz Ağanın annesi HANIM AĞA da bir çay tiryakisiymiş. Ona;
-Çayı niçin bu kadar çok seviyorsunuz? diye sormuşlar.
Hanım Ağa şöyle cevap vermiş:
-Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap, evin kaynanasıdır.
Üst küçük demlik, evdeki gelindir. Alt demlik kaynadıkça o, olgunlaşır, demlenir.
Gelinin kocası ise bardaktır; biraz gelin doldurur, biraz da gelinin kaynanası.
Çocuklar çayın şekeridirler, tat verirler.
Görümce ise çay kaşığıdır, arada bir gelir ve karıştırır, gider.
Kaynataya gelince; o da bardak altıdır, döküleni toplar.
Eski bir yazıma yorumuyla tat veren gazeteci, yazar ve öğretmen olan Hasan Kallimci' ye aktarmış olduğu bu güzel hikaye için teşekkür ederim.
O kadar beğendim ki hoşgörüsüne sığınarak alıntı yaptım ve sizlerle paylaşmak istedim.
GÜRKAN KAYA ERZİNCAN | Tarih: 14/10/2008
Konu: NE GÜZEL SÖYLEMİŞLER KEMAHLILAR
bizim ora...
Bu derlemeyi yazmıştım, ama kaynağını bilmiyordum...
Erzincanlı arkadaşımız Recep Gültekin tamamını yollamış...
Düğün mevsiminde tekrarı ayıp olmaz herhalde;
...
Kemahlı Değirmenci Halil Ağa'nın eşi Efsane Kahraman... Aziz Ağa'nın annesi Hanım Ağa Kemahlıların çayı neden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış;
...
Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır...
Üst küçük demlik evdeki gelindir...
Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır, demlenir...
Gelinin kocası ise bardaktır... Biraz gelin doldurur biraz da kocanın anası...
Çocuklar çayın şekeridirler... Tat verirler...
Görümce ise çay kaşığıdır... Arada bir gelir ve karıştırır gider...
Kaynataya gelince o da bardak altıdır, dökülenleri bir araya toplar...
...
Kıtlama şeker ve çay ilişkisi de evliliğe benzetilebilir...
İçmeyi bilmezsen, ilk yudumdan sonrası tatsız/tuzsuz bir şey olur...
BİR DOST'DAN ALINMIŞTIR...
Geçenlerde Edremit Yunus Emre Parkında otururken çay'ı çok sevdiğimi söyleyince,yaşlı bir teyze anlattı; Bak hocam diye başladı söze ...Kemahlı değirmenci halil ağa'nın eşi efsane kahraman aziz ağa'nın annesi Hanım Ağa;Türk milletinin çay'ı nden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış; Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır... Üst, küçük demlik evdeki gelindir... Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır,demlenir... Gelinin kocası ise bardaktır.Biraz gelin doldurur birazda kocanın anası... Çocuklar Çayın şekeridirler;tad verirler... Görümce ise Çay kaşığıdır,arada bir gelir ve karıştırır gider... Kaynataya gelince o da bardak altıdır,dökülenleri bir araya toplar... dedi ve ekledi... Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader aldırma böyle gelmiş bu dünya böyle gider şu benzetmelerin güzellğine bak ya bundan sonra her çay içişimde bu yazı aklıma geliyor...
Yazan: Salih Doğan | Tarih: 13/10/2008
Konu: Kemahlılar ve Çay Sevgisi
Kemah ve Çay sevgisi...ben aslen tokat reşadiyeliyim 3 Yıldır Erzincan'dayım. Çok eski ve köklü ama şimdi sönük KEMAH ilçesinin, Ülkemize dağılmış halkının büyük çoğunluğunun ÇAY'cılık yaptığını burada öğrendim. Çay sevgisi boşuna değilmiş demek.
SULTAN MELİK DE 1 BARDAK ÇAY'IN HİKAYESİ...
Halk arasında "Sultan Melik" olarak adlandırılan türbe, Kemah ilçesinin girişinde Kemaha gelenlere hoş geldiniz diyerek karşılar. Sekizgen plan üzerine altlı-üstlü olarak inşa edilmiş olan türbenin alt katında, 1071-1228 yılları arasında Kemah'a egemen olan Selçuklulara bağlı Mengücek Beyliği döneminde yaşayan Sultan Melik'in mumyası vardır. Türbenin bulunduğu alan gayet bakımlı ve türbeye gösterilen saygıyı ifade edecek kadar temiz. Bir de çay bahçesi var ki orada içilen çaylar unutulmazlar arasına girdi.Orada çay içerken bize anlatılan hikâyeyi de sizlerle paylaşarak gelin- kaynana-damat;kayınpeder ve görümce ile ilgili çay ve ekipmanlarındaki görevlerini görelim.
Bu bir hikâyedir.Kemah Brastik'li değirmenci Halil ağa'nın eşi efsane kahraman Aziz ağanın annesi Hanım Ağa kemahlı'ların çay'ı neden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış;Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır.
Üst, küçük demlik evdeki gelindir.
Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır, demlenir.
Gelinin kocası ise bardaktır. Biraz gelin doldurur biraz da kocanın anası.
Çocuklar Çayın şekeridirler.tad verirler.
Görümce ise Çay kaşığıdır. Arada bir gelir ve karıştırır gider.
Kaynataya gelince o da bardak altıdır, dökülenleri bir araya toplar.Biz de mutlu aile ve mutlu yuvalar temennisiyle çayımızı yudumladık ve Kemah gezimize devam ettik
ÇAY SOHBETİ
Hasan Kallimci-Em.Öğr.Gazeteci-Yazar
8/9/2008
Çay, günlük hayatımızın başköşesine yerleşti. Sabah kalkıyor, kahvaltımızı onun eşliğinde yapıyoruz. Akşama kadar da yanımızdan yöremizden hiç eksilmiyor. Ziyaretine gittiğimiz eş dost sohbetlerinde baş meşrubat o. Evimize, iş yerimize gelen konuklarımıza öncelikle çay ikram ediyoruz.
Çaykolik değilim… Dost sohbetlerinde, aile ortamında, iki bardak demli çayı, peş peşe, yanında pasta, bisküvi- türünden yiyecekler olmadan –bazıları çayın yanında mutlaka yiyecek bir şeyler isterler- içmeyi severim. Sabahları çorba içme alışkanlığımızı ortadan kaldırdığı için biraz kırgınımdır çaya; bunu da belirtmek isterim.
Bu yazıyı yazmamın sebebi, şahsımın çay ile olan alış verişini anlatmak değildir. Asıl sebep “Kemahlıların çay sevgisini” sizlerle paylaşmaktır ki bir Ramazan sohbeti olarak yerinde olacaktır diye düşünüyorum.
“Kemahlıların çay sevgisi”ni, bir dost, internet aracılığı ile bana gönderdi. Çay ile ilgili bu küçük metni, milletimizin bazı özelliklerini anlatması bakımından önemli buldum. Demlikleri, bardağı, şekeri, çay kaşığını ve tabağını aile fertleriyle özleştirmesi, mizahi açıdan mükemmel benzetmeler içeriyor.
Kemahlı Değirmenci Halil Ağanın eşi, efsane kahraman Aziz Ağanın annesi HANIM AĞA” da bir çay tiryakisiymiş. Ona;
-Çayı niçin bu kadar çok seviyorsunuz? diye sormuşlar.
Hanım Ağa şöyle cevap vermiş:
-Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap, evin kaynanasıdır.
Üst küçük demlik, evdeki gelindir. Alt demlik kaynadıkça o, olgunlaşır, demlenir.
Gelinin kocası ise bardaktır; biraz gelin doldurur, biraz da gelinin kaynanası.
Çocuklar çayın şekeridirler, tat verirler.
Görümce ise çay kaşığıdır, arada bir gelir ve karıştırır, gider.
Kaynataya gelince; o da bardak altıdır, döküleni toplar.
Nasıl, beğendiniz mi? İftardan sonra harareti gidermek için çayınızı yudumlarken hane halkınızla yapacak olduğunuz sohbetin bir konusu da “Kemahlıları çay sevgisi” olsun.
Afiyet olsun…
Hürmetlerimle.
(www.hasankallimci.com)
BİR DOST'DAN ALINMIŞTIR...
Geçenlerde Edremit Yunus Emre Parkında otururken çay'ı çok sevdiğimi söyleyince,yaşlı bir teyze anlattı; Bak hocam diye başladı söze ...Kemahlı değirmenci halil ağa'nın eşi efsane kahraman aziz ağa'nın annesi Hanım Ağa;Türk milletinin çay'ı nden bu kadar çok sevdiklerini şöyle anlatmış; Çayın alt demliği, suyun devamlı kaynayıp durduğu kap evin kaynanasıdır... Üst, küçük demlik evdeki gelindir... Alt demlik kaynadıkça o olgunlaşır,demlenir... Gelinin kocası ise bardaktır.Biraz gelin doldurur birazda kocanın anası... Çocuklar Çayın şekeridirler;tad verirler... Görümce ise Çay kaşığıdır,arada bir gelir ve karıştırır gider... Kaynataya gelince o da bardak altıdır,dökülenleri bir araya toplar... dedi ve ekledi... Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader aldırma böyle gelmiş bu dünya böyle gider şu benzetmelerin güzellğine bak ya bundan sonra her çay içişimde bu yazı aklıma geliyor...
Kemah ve Çay sevgisi...ben aslen tokat reşadiyeliyim 3 Yıldır Erzincan'dayım. Çok eski ve köklü ama şimdi sönük KEMAH ilçesinin, Ülkemize dağılmış halkının büyük çoğunluğunun ÇAY'cılık yaptığını burada öğrendim. Çay sevgisi boşuna değilmiş demek.TOKAT- REŞADİYELİ Salih DOĞAN
Yorum Gönder