17 Ocak 2008 Perşembe

Martı Pansiyonu ve Karım...

Martı pansiyonunda haftasonu
Cebimde param kısıtlı
Kum sıcak,çıtır çıtır...
Rüzgarın çıkmasını beklerdim.
Dinlenmeliydim biliyordum
ama seni çok özlüyordum.
üzümün sırası mı be adam
bağbozumu tepelerde kaldı
sen ise uzaklarda...
Akıllıydık çok çalışırdık,zehir gibiydik
hiç haram yemedik,hırsızlık yapmadık
kimseyi kandırmadık,kendi yağımızla kavrulduk,
ona buna el açmadık,yalvarmadık
kötüler bizden korkardı
çok onurluyduk gıkımız çıkmadı
ne ser verirdik ne de sır
ama çok aşık olurduk fakat şanssızdık
sert darbeler aldık
yılmadık sadece savrulduk
yine de aşık olurduk ( ben hergün sana )
Limanda tekneler sessizce kıpraşırdı
kediler balık nöbetindeydi
ben hep seni özlerdim
sessizce gözlerinden öperdim
güneş ensemi yakardı
hiç sevmezdim...
Martı pansiyonu gündüz sessiz olur
Misafirler denize gider
bir ben kalırdım verandada
bir de sen hep aklımda...
sıcak birden bastırırdı
avucumun içi terlerdi
canım deniz çekerdi
seni düşünürken sakallarım uzardı
yaz yağmuru için dua ederdim...

Dipnot; Sevgili eşimin bana yazdığı şiiri....

resimler ; Adolya , Jalca

Hiç yorum yok: